Manik-depresif hastalik olarak da bilinen bipolar (iki uçlu) bozukluk, nüfusun %1-2’sini etkileyen ciddi bir duygudurum bozuklugudur. Bu durum ‘bipolar’ bozukluk olarak adlandirilmaktadir çünkü kisinin duygudurumu, maniden (taskinlik) depresyona (çökkünlük) asiri ‘iki uç’ arasinda degisebilmektedir. Manik atak (epizod) sirasinda, kisi asiri mutlu ya da iritabl olurken, depresif atak sirasinda son derece üzgün ve umutsuz hisseder.
Epizodlar arasinda kisinin duygudurumu normal olabilir. Duygudurumdaki bu degisimler ya da ‘duygudurum dalgalanmalari’ saatler, günler, haftalar ya da aylarca sürebilir. Saglikli kisilerdeki normal ‘inis ve çikislarin’ tersine, bu duygudurum dalgalanmalari siddetli ve yasami tehdit edici olabilir ve normal, saglikli islevselligi engelleyebilir.
Bipolar bozukluk herhangi bir kimseyi herhangi bir yasta etkileyebilirse de, tipik olarak ergenlik döneminin sonu ya da eriskinlik döneminin basinda baslamaktadir. Çogunlukla bir hastalik olarak taninmamakta ve bu bozuklugu olan kisiler gereksiz yere yillarca ve hatta onyillarca istirap çekebilmektedir.
Tedavi edilmediginde, alkol ve madde kötüye kullanimi, bozulmus iliskiler, kötü is veya okul performansi, finansal ve sosyal sorunlar ve artan intihar riski gibi yikici sonuçlar dogurabilmektedir.
Oysa dogru tani, etkili tedavi ve uygun destekle, bipolar bozuklugu olan pek çok kisi duygudurum dalgalanmalarinda denge saglayabilmekte ve normal, üretken ve tatmin edici yasam sürebilmektedir.