Beyaz yalanlar, ufak yalanlar ya da yıllarca sürebilen daha karmaşık yalanlar…
Hepimiz bireysel geçmişimize baktığımızda söylediğimiz bir yalanla karşılaşırız. Tabi yine aynı geçmişimizde gerçekleri söylediğimiz durumlarla da karşılaşırız. Kimimiz bu geçmişinde daha sıklıkla yalan söylediğini kimimiz ise daha sıklıkla gerçekleri söylediğini yani “dürüstlükler” yaptığını görür. Bu nedenle her birimizin bir yalan söyleyen, bir de dürüstlük yapan kişiliğimizin olduğunu söyleyebiliriz. Zamanı geldiğinde uygun olan kişiliğimiz, bu yalan söyleyen de olabilir, ortaya çıkar ve uygun olan davranışı sergiler.
Temelde ve en yalın haliyle, insan kendini fiziksel ya da psikolojik bir tehlikeden korumak veya öngördüğü bir yararı elde etmek için yalan söyler. En ufağından en büyüğüne yalanların, bilinçli olmasa dahi, bir nedeni vardır. Çok sık ve karmaşık yalanların söylendiği patolojik yalan söyleme/mitomanide de durum aynıdır. Patolojik yalan söyleme genellikle diğer psikolojik bozukluklarla birlikte görülür. Tek başına ya da bir psikolojik bozuklukla birlikte ortaya çıksa da yalan söylemenin sıklıkla karşılaşılan nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
Popülerlik ve Beğenilmek İsteği; sadece diğerleri tarafından beğenildiği, sevildiği takdirde değerli olduğu inancı vardır. Bu değeri elde etmek ya da kaybetmemek için ilgiyi kendine çeken yalanlar söylenir.
Kontrol İsteği; isteklerine ve hedeflerine ulaşmak için diğer insanları kontrol etme ihtiyacı ile yalan söylenir.
Özgüven Eksikliği; kendisinde algıladığı bir eksikliği ya da kötü olarak gördüğü bir özelliğini gizlemek için yalan söylenir, bu ‘eksik’ ya da ‘kötü’ yönleri görüldüğü takdirde reddedileceği, sevilmeyeceği inancı vardır.
Hataları Gizleme İsteği; yapılan en ufak hatanın bile kendisinin tümden başarısız olduğu şeklinde yorumlanmasına yol açacağı inancı vardır. Başarılı, güçlü etiketine sahip olma ya da bu etiketleri kaybetmeme çabası içinde yalan söylenilir.
İyi niyetli, beyaz yalanlardan patolojik yalan söylemeye kadar, insanlar belirli bir nedenle yalan söylerler. Bu noktada, aklımıza gelen bir soru da bizim bu yalanları fark etmemiz, etrafımızdakilerin ne zaman yalan söylediklerini anlamamız mümkün müdür? Birinin yalan söylediğinin kesin bir yolu olmasa da yalan söyleyenlerde genellikle görülen bazı işaretler vardır. Bu işaretleri de şu şekilde sıralayabiliriz:
Konuşma Şekli; yüksek tonlarda konuşma, kekeleme, sıklıkla boğazını temizleme, sık sık duraklama, dil sürçmeleri ve ‘eeee.., şey…’ gibi kelimeler kullanma görülür.
Soruları Tekrarlama; yalanı oluştururken zaman kazanmak için soruya cevap vermek yerine soruyu tekrar etmenizi ister.
İnkar; savunmacı, karşısındakini suçlamaya çalışan ve yalan söylemediğine ikna etmeye çalışan, davranışlar görülür.
Konuyu ya da Hikayeyi Değiştirme; yalan söylediği konularla ilgili konuşulurken hızla konuyu değiştirme çabası vardır. Ayrıca anlattıkları hikayede eksiklikler ve birbiriyle çelişen ifadeler olur.
Eğer bunlar gibi işaretler dikkatinizi çekerse yalan söylediğini düşündüğünüz kişiye konuyla ilgili sorular sorabilir ve birbirini tutmayan detayları araştırabilirsiniz.
Eğer çok sıklıkla yalan söylüyor, bu hayatınızın belli alanlarını olumsuz bir şekilde etkiliyor ve buna rağmen yalan söyleme davranışınızı değiştiremiyorsanız bir uzmandan yardım almalısınız.
Uzm. Klinik Psikolog LALE TUNCEL